Kalp krizi genellikle fiziksel aktivite olmadan, istirahat halinde gelişen bir rahatsızlıktır. Son yıllarda yapılan araştırmalara göre cinsel ilişki kalp krizi riskini azaltmaktadır.
Kalp krizi riski kalbin yükünün aşırı artması nedeniyle artmaktadır. Spor faaliyetlerinin düzenli ve dozunda yapılması durumunda kalp krizi riskinin azaldığı bilinen bir gerçektir. Aynı spor faaliyetlerinde olduğu gibi dinamik bir faaliyet olarak yürütülen cinsel ilişkide aynı şekilde kalp krizi riskini azaltmaktadır.
Cinsel ilişki sırasında bazı hormonal değişiklikler gerçekleşmektedir. Bu hormonal değişiklikler ile haz duygusu da yüksek miktarda hissedilmekte ve bunun sonunda bireylerde mutluluk hissi ortaya çıkmaktadır. Araştırmalar gösteriyor ki düzenli yapılan cinsel ilişkiler kalp krizi riskini azaltmaktadır.
Daha önce kalp krizi geçirmiş olan bireylerde ise bu durum tam tersidir. Diğer bireylerde kalbe yüklenen bu yükün bir sporsal aktiviteye benzetilmesi mümkünken, kalp rahatsızlığı olan bireylerde ise bu ilişkilerin sıklaşması ölümcül sonuçlara neden olabilir. Cinsel ilişkilerin belirli bir program içerisinde yürütülmesi çoğu zaman mümkün olmadığından, kalbe yüklenen yükün bu tip hastalarda sporsal bir faaliyete benzetilmesi mümkün değildir.
Sporcu kalbi (kalpte büyüme ve kalp zarında kalınlaşma ile kendini gösteren bir kalp türü) olan bireyerde ise, cinsel ilişkinin oldukça faydalı etkileri saptanmıştır. Kardio işleminin yani kalbe yük bindirilerek yapılan sporsal faaliyetlerin kalp tarafından kabul edilmiş ve buna uyum sağlamış durumda olduğundan, kalbe yapılacak bir yükleme herhangi bir problem yaratmamakla berbaber, ani sporun bırakılması gibi durumlarda destekleyici tedavi yöntemi olarak kullanılabilmektedir.
Cinsel ilişkinin kalp üzerindeki etkisi duruma göre değişiklik göstermektedir. Sağlıklı bireylerde ve fiziksel aktiviteye alışık metabolizmalarda kalp krizi riskini önlerken, mevcut kalp rahatsızlığı olanlardakalp krizi riskini arttırmaktadır.
